Les Benjamins Hangi AVM’de Var? Gerçekten “Prestij” Bir Konum mu?
Başlangıçta itiraf edeyim: Markaların “Hangi AVM’deyiz?” diye sürekli reklam yapmaları beni biraz bunaltıyor. Çünkü moda markası olmak demek sadece mağaza açmak değil, o mağazanın bir “konum stratejisi” olması gerekir. Les Benjamins de Türkiye’de bir dizi AVM’de mağaza açmış durumda: örneğin İstanbul’da Vadi İstanbul AVM’de yeni bir mağaza açtı. ([Tekstil Haber][1]) Ancak “A – başka bir AVM’de yok mu?” sorusu gündeme geliyor. Bu yazıda gayet net ve eleştirel bir şekilde bu durumu irdeleyeceğim.
—
Hangi AVM’lerde Var?
Markanın resmi satış noktaları listesine göre Les Benjamins’in Türkiye’de birçok alışveriş merkezinde mağazası bulunuyor: örneğin İstanbul İstinyepark, Akasya, İzmir Hilltown gibi. ([LES BENJAMINS][2]) Özetle: “Evet, birçok AVM’de var” denebilir. Ama işin aslı şöyle: “Hangi AVM?” sorusunun cevabı çok spesifik değil — markanın bulunduğu AVM’ler çok yüksek profilli mi, yoksa yerel/orta düzey AVM’ler mi, bu karışık.
Mesela: Vadi İstanbul AVM’de yer aldığı basın bülteniyle paylaşılmış durumda. ([TradingView][3]) Bu, markanın “premium konum” iddiasını destekleyebilir. Fakat bu tek başına “her mağazamız elit konumda” demek olmuyor.
—
Neden Sadece “Bir AVM’de” Demek Yetersiz?
Burada sorun şu: Marka mağaza açıyor ama bu açılımlar “rastgele” gibi görünebiliyor. Yani erkek bakış açısıyla “Stratejik mi?” diye baktığınızda şunları sorabilirsiniz:
Bu AVM’nin hedef müşteri kitlesi markayla örtüşüyor mu?
Mağazanın konumu, markanın “lüks sokak giyim” kimliğiyle uyuşuyor mu?
Hangi AVM’den başlanması daha mantıklı ve neden?
Kadın bakış açısından ise şöyle bir soru var: “Mağaza gerçekten o topluluğa hitap ediyor mu? Kullanıcı deneyimi ne durumda?” Çünkü bir mağaza açmak yeterli değil — içeriği, atmosferi, müşteriyle ilişkisi önemli.
İşte burada Les Benjamins biraz soru işareti bırakıyor. Çünkü mağaza ağının “çok geniş” olduğu listelenmiş ama kalite ya da konsept açısından mağaza bazında detaylar çok net değil. “Hangi AVM’de var?” sorusunun ötesinde “o AVM’de ne durumda?” sorusu eksik kalmış.
—
Zayıf Yönler ve Tartışmalı Noktalar
1. Konum Yaygınlığı vs. Seçicilik: Markanın çok sayıda AVM’de listelenmiş olması yaygınlık açısından olumlu ama premium marka kimliği açısından “her AVM’de olma” stratejisi riski taşıyor. Lüks markalar genellikle çok seçici olurlar. Les Benjamins’in bu yaklaşımı markanın algısına zarar verebilir.
2. Bilgi Şeffaflığı Eksikliği: Resmi mağaza listesi var ama mağaza özelindeki konsept, müşteri hizmeti seviyesi, mağaza içi tasarım gibi bilgiler sınırlı. Örneğin Vadi İstanbul’daki mağaza için özel mimari detaylar verilmiş. ([Tekstil Haber][1]) Fakat tüm mağazalar için benzer detay yok. Bu da “hangi AVM’de hangi kalite?” sorusunu akla getiriyor.
3. Fiyat/Değer Algısı vs. AVM Konumu: Eğer mağaza yüksek kira ve prestijli AVM’deyse, ürün fiyatları ve marka değeri bununla orantılı olmalı. Aksi durumda müşteri “Ben neden bu kadar para ödüyorum?” diye düşünebilir. Bu da sadakat sorununa yol açabilir.
—
Sonuç ve Çağrı
Sonuç olarak: Evet, Les Benjamins “Hangi AVM’de var?” sorusuna “Birçok AVM’de” diyerek yanıt verebiliyor. Ancak bu, “Stratejik olarak en doğru AVM’de var mı?” sorusunu otomatik olarak çözüme kavuşturmuyor. Marka için sahnede gerçek bir seçicilik, kalite denetimi ve müşteri ile ilişki yönetimi şart.
Şimdi sizlere soruyorum: Siz Les Benjamins mağazasına gittiniz mi? Gittiğiniz AVM’nin konumu ve mağaza deneyimi beklentilerinizi karşıladı mı? Hangi AVM’de gördünüz ve mağaza size “premium bir marka deneyimi” yaşattı mı? Yorumlarda buluşalım — çünkü bu tür markaların mağaza stratejileri yalnızca marka açısından değil, tüketici açısından da önemli.
[1]: “Les Benjamins’den yeni mağaza – Tekstil Haber”
[2]: “Mağazalarımız – LES BENJAMINS”
[3]: “LES BENJAMINS, Vadi İstanbul AVM’de yeni mağazasını açıyor – Basın …”